İZMİRLİ KIZ VE ERKEK

İZMİRLİ KIZLAR
-İzmirli bir kız; kimseye bağlanmaz, cok gerekiyorsa bağlar.
-İzmirli bir kızın; boyuyla kilosu arasındaki fark asla 20'nin altında olamaz.
-İzmirli bir kız; zekasını kanıtlamaya calışmaz. Dunya alemin bildiğini kanıtlamaya gerek yok tabii!!
-İzmirli bir kız; hastalıktan olse bile kuafordeki randevusuna geç kalmaz.
-İzmirli bir kız; erkekleri siniflara ayirmaz. Sadece en iyileri bilir,tanır, çıkar. Canı isterse evlenir.
-İzmirli bir kız; capkınlık yapmaz. Daimi çapkındır.
-İzmirli bir kız; capkınlığı da gizli yapmaz.Göstere göstere yapar.
-İzmirli bir kız; baştan çıkmaz, çıkarır.
-İzmirli bir kız; kumruyu bir cins kuş sananlara, her kuşun etinin yenmeyeceğini çok güzel öğretir.
-İzmirli bir kız diger bir İzmirli kızı tırnaklarından tanır.
-İzmirli bir kız; kimin olursa olsun, asla kocalara el atmaz.İstisnalar kaideyi bozmaz!
-İzmirli bir kız; kaprisin Allahını yapar. Yakışır da!
-İzmirli bir kız; herşeyde olduşu gibi, iş yasamında da çoook başarılıdır. Başarısız birşey varsa, çaliştiği şirkettir.
-İzmirli bir kızı; tanımlayacak bir cümle yoktur. Çünkü mukemmelin tanımı yoktur!
-İzmirli bir kız; toplum icinde ağlamaz olsa olsa gözüne kirpik kaçmıştır.
-İzmirli bir kız; kendisi hakkında yapılan olumsuz eleştirileri dinler.Bu arada hep 14. maddenin ne kadar dogru olduğunu düşünür durur!
-İzmirli bir kız; kızdığı zaman, ortalıkta olmamanız tavsiye edilir.
-İzmirli bir kız; uyuşturucu kullanmaz. Uyarıcı olarak kendi üstün ve özgün yeteneklerini kullanır.
-İzmirli bir kız; canı isterse herşeye bir kulp takabilir.
-İzmirli bir kız; en popüler mekanlarda babasının yeriymiş gibi rahat davranır.Kasmaz!
-İzmirli bir kız; en salaş mekanlarda da babasının yeriymiş gibi rahat davranır.Kasmaz!
-İzmirli bir kız; her yola gelir. Yeter ki canı çeksin.
-İzmirli bir kız; vazgeçmez!
-İzmirli bir kız; içince sapıtmaz.
- Ve herkesin bildiği birşey..Bütün güzel kızlar İzmir'den çıkar!!

İZMİRLİ ERKEKLER
Erkekler...
Dünyanın neresine giderseniz gidin aynıdırlar, bir İzmir hariç... Çünkü İzmirli erkekler, balkonları henüz yıkanmış ve kurumaya bile başlamamış kadınların kocaları, ağabeyleri, kardeşleri, sevgilileridirler... Denizin hemen kıyısında yaşarlar , bir kadının saçlarında denizi koklar ve her seferinde şaşırıp, deniz bile böyle gerçek kokmaz diye düşünürler... Günün tüm yorgunluğunu, hayatın tüm yaşanmazlıklarını kapattıkları dükkan kepenklerinin ardında bırakıp, filesini kavun, rakı ve umutları ile doldurup tek özlemi az evvel güneşin kurttuğu balkonunda ilk kadehten sonra sıyrılıp anne yoksunluğundan yeniden kadın olan ile şişeyi yarılamaktır... Balkonları henüz yıkanmış, her kahkahalarında hüzün tadı bulunan ve kırılmalarını yüreklerinden gözlerine taşımayan İzmirli kadınların İzmirli erkekleri kendilerini dünyanın en iyi erkeklerinden sanırlar, şımarıklıkları bu yüzdendir... Bu yüzdendir, rakıyı bir dikişte içip, birayı hamallık saymaları, bu yüzdendir her kadının saçı deniz kokar mı diye merak etmeleri, dünya üzerindeki en büyük sorunun bir demli çay içerken çözüme ulaşacağını düşünmekteki duyarsızlıkları hep bu yüzdendir ve bu yüzdendir bir söze kırılıp, gerek kalmadan tokat atmalara gözyaşlarını saklamadan ağlayan İzmirli kadınlara şaşırmaları... İzmirli erkekler de ağlar, tıpkı İzmirli kadınlar gibi, hiç ummadığınız anda karşılaşırsınız gözyaşlarıyla, efeliklerini umursamadan bir türkünün takılıp son sözüne, bugün bayram diye seslenen televizyon reklamına, sığınıp bir vapurun kenarına ağlarlar... Balkonları henüz yıkanmış kinini ve nefretini çeyiz sandığında yemenesini saklar gibi saklayan İzmirli kadınlar saçlarına ak düşmeden anlarlar İzmirli erkeklerin yaşlandığını çünkü ağlamak sonunda hayata dokunmaktır... Ayrı nedenlerle güldüğünü önemsemez de İzmirli kadınlar, aynı nedenlerle ağladığı zaman İzmirli erkekleri kocalığa, ağabeyliğe, kardeşliğe, sevgililiğe kabul eder...Erkekler... Dünyanın neresine giderseniz gidin aynıdırlar, bir İzmir hariç... Çünkü İzmirli erkeklere, İzmirli kadınlar dokunurlar....